Manevi Tazminat Davası Nedir?
Manevi Tazminat Talep Etme Şartları Nelerdir?
Manevi tazminat, ancak kişilik değerleri saldırıya uğrayan kişinin isteyebileceği bir tazminat türüdür. Kişilik değerleri, bireyin kişilik haklarını meydana getirmekte olup kanunda tanımlanmamış olmakla birlikte Yargıtay kararlarına göre manevi tazminata konu olabilecek kişilik hakları şunlardır:
- Kişinin yaşamı (Örneğin, babası öldürülen kişinin manevi tazminat hakkı vardır),
- Kişinin sağlığı (Örneğin, doktor hatası nedeniyle bağırsak florası bozulan kişi manevi tazminat talep edebilir),
- Kişinin vücut bütünlüğü (Örneğin, iş kazası nedeniyle gözü kör olan kişi manevi tazminat talep edebilir),
- Kişinin ruh bütünlüğü (Örneğin, aleyhine suç işlenmesi veya internetten bir haber yayınlanması nedeniyle depresyona giren veya ruh sağlığı bozulan kişi manevi tazminat isteyebilir),
- Müdahale edildiğinde kişinin üzüntü veya elem duymasına yol açan diğer fiziki, duygusal ve sosyal kişilik değerleri.
Tazminat hukuku, bireye ait bu değerlerin korunması amacıyla kişilik hakları herhangi bir suretle ihlal edilenlere manevi tazminat davası açma hakkı tanımaktadır. Bir kimsenin, her üzüntü duyduğu bir olay ve olgu karşısında, manevi tazminat isteme hakkı doğmamış olabilir. Diğer bir anlatımla, her üzüntü veren olay manevi tazminatı isteme hakkını kazandırmaz. Bunun için, kişilik değerlerinin saldırıya uğramış olması gerekir. Örneğin, komşuluk halinde bazı zorunluluk ve rahatsızlıkların makul sınırlar içinde kalması halinde komşuların katlanma yükümlülüğü vardır. Evin tamiratının çıkardığı ses makul sınırlar içindeyse manevi tazminat istenemez (Y4HD-K.2003/7489).
Manevi Tazminat Nasıl Hesaplanır?
Kanunda, manevi tazminat miktarının teknik olarak hesaplanmasını sağlayan bir metot yoktur. Manevi tazminat miktarı, bazı kriterler değerlendirilerek somutlaştırılır. Manevi tazminat miktarını belirleyen kriterler şunlardır (BK md. 47):
- Somut durumun özellikleri,
- Tarafların mali durumları,
- Tarafların olaydaki kusurlarının ağırlığı (kusur oranları),
- Meydana gelen manevi zararın büyüklüğü (Örneğin, ölüm, yaralanma veya sadece üzüntü duyulması),
- Olay tarihi itibariyle paranın satın alma gücü.
Manevi tazminat olarak belirlenecek miktar, tazminat sorumlusunu fakirleştirmemeli, tazminat alacaklısını da zenginleştirmemelidir.
Hakim, hakkaniyete uygun bir manevi tazminat miktarı belirlemelidir. Hakim manevi tazminat miktarını belirlerken somut olayın özelliğini, zarar görenin ekonomik ve sosyal durumunu, paranın alım gücünü, maluliyet oranını, beden gücü kaybı sebebiyle duyulan ve ileride duyulacak elem ve ızdırabı gözetmelidir (H.G.K. 2003/355 karar). Örneğin, bir parmağını kaybeden bir kimsenin malululiyet derecesi ile bir kolunu kaybeden kişinin maluliyet derecesi aynı olmadığından hükmedilecek manevi tazminat miktarları da farklı olacaktır.
Manevi tazminat miktarının nasıl belirleneceğine ilişkin bazı örnek Yargıtay kararları aşağıdadır:
İş Kazası Manevi Tazminat Miktarı Yargıtay Kararları
- 2007 yılında geçirdiği iş kazası nedeniyle %88 sürekli iş göremezliğe maruz kalan işçiye 30.000 TL olarak belirlenen manevi tazminatın miktarı 22.06.1966 günlü ve 7/7 tarihli Yargıtay İçtihatı Birleştirme Kararı göz önüne alındığında oldukça azdır (Yargıtay 21.HD - Karar No: 2014/12199).
- 2008 yılında meydana gelen iş kazasında işçinin iş göremezlik derecesi %39 olarak, iş kazasının meydana gelmesinde davacının %30 oranında, davalıların ise %70 oranında kusurlu olduğu olayda, işçi lehine hükmedilen 90.000 TL manevi tazminat miktarı yüksektir (Yargıtay HGK - 2014/575 karar).
- 2002 yılında gerçekleşen iş kazasında % 0 (sıfır) oranında sürekli iş göremezliğe uğrayan işçinin, iş kazasında, % 20 kusurlu olduğu, işverenin ise % 80 oranında kusurlu olduğu anlaşıldığından, maluliyet olmasa bile işçinin iş kazası nedeniyle 7000 TL manevi tazminata hükmedilmelidir (Yargıtay 21. HD - 2010/5749 karar).
- 2005 yılında gerçekleşene iş kazası neticesinde %10.3 oranında sürekli iş göremezliğe uğrayan işçi %30 oranında, davalı işverenler toplam %70 oranında kusurlu olduğundan 20.000 TL olarak hükmedilen manevi tazminatın miktarı yüksektir (Yargıtay 21.HD - 2011/12661 karar).
- Ölümlü iş kazası nedeniyle 2009 yılında vefat eden sigortalı E.T.’nin anne, baba ve kardeşlerinin manevi zararlarının giderilmesi için mahkemece, davacı anne ve baba için 30.000,00’er TL, davacı kardeşleri için ise 10.000,00’er TL olarak hükmedilen manevi tazminatın miktarı kaza tarihi, tarafların kusur dağılımı ile sosyal ekonomik durumlar dikkate alındığında fazladır (Yargıtay 21.HD - 2014/1207 karar).
Trafik Kazası Manevi Tazminat Miktarı Yargıtay Kararları
- 2009 yılında meydana gelen yaralamalı trafik kazasında davalı sürücünün %100 oranında kusurlu olduğu kabul edilerek 10.000 TL manevi tazminata hükmedilmesi hukuka uygun olmuştur (Yargıtay 17. HD - Karar: 2016/575).
- Trafik kazası neticesinde bacağı kesilerek %47 oranında maluliyete maruz kalan, kusursuz olan ve kaza tarihinde 19 yaşında olan davacı mağdur lehine hükmedilen 80.000 TL manevi tazminat miktarı uygundur (Yargıtay HGK - 2013/201 karar).
- Davaya konu yaralamalı trafik kazası sebebi ile maluliyetin bulunmayışı, kazaya bağlı olarak yaşı küçük çocukta oluşan yaraların iyileşme süresinin bir ay olması göz önüne alındığından anne için 10.000 TL baba için 10.000 TL olarak hükmedilen manevi tazminat miktarı yüksektir (Yargıtay 17. HD Karar: 2016/1139).
- Ölümlü trafik kazasında vefat eden E’nin 25 yaşında olması, araç sürücüsünün de tam kusurlu olmasına rağmen davacı baba için 15.000,00 TL, davacı anne için 15.000,00 TL, davacı kardeş F. için 9.000,00 TL, davacı kardeş için Y. için 7.000,00 TL olarak belirlenen manevi tazminat miktarı oldukça azdır (Yargıtay 17. HD - Karar: 2015/10507).
- Ölümlü trafik kazasında çocuğu ölen ve kendi çocuğu %25 kusurlu olan anne-baba için ayrı ayrı 7.000’er TL olarak hükmedilen manevi tazminat miktarı oldukça azdır (Yargıtay 17. HD - Karar: 2015/3324)