Nafaka Davası Türleri
1-Tedbir Nafakası
2-Yoksulluk Nafakası
3-İştirak Nafakası
4-Yardım Nafakası Tedbir Nafakası
1-TEDBİR NAFAKASI
A)Boşanma davasından önceki tedbir nafakası:
Eş ve Reşit olmayan çocuklar yararına hükmedilecek tedbir nafakasıdır. Bağımsız
bir dava olarak açılır. Başvurma harcı dışında ,yıllık nafaka bedeli(talebi)
üzerinde nisbi harç alınır. Esas defterine kaydı yapılır. Nisbi Avukatlık
ücretine hükmedilir. Görevli Mahkeme: Asliye Hukuk(Aile) Mahkemesidir. Yetki
sınırlaması yoktur,her yerde açılabilir. Reddedilen miktar üzerinden vekalet
ücretine hükmedilemez. Tamamen ret halinde ise maktu vekalet ücretine
hükmedilebilir. Nafakaya hükmedilebilmesi için kadının ayrı yaşamakta haklı
olduğunu her türlü delil ile ispat etmesi gerekir.(kocasının dövdüğü,ağır
ihmali,dışarı attığı,başka kadınla ilişkisi olduğu gibi.) Hükmedilecek nafaka
tarafların sosyal ve ekonomik şartlarına uygun olmalıdır. Nafaka isteyen
üzerinde zenginlik kaynağı oluşturmamalıdır. MK. 4 maddesinde ki Hakkaniyet
Kuralları esas alınmalıdır. Nafakanın başlangıç tarihi Dava tarihidir. Tedbir
nafakasında faize hükmedilemez. Nafaka Türk Parası üzerinden hükmedilmelidir.
Talep yabancı para dahi olsa hüküm TL. üzerinden o günkü kur üzerinden
hükmedilmelidir. Ancak tarafların nafakanın yabancı para üzerinden olmasını
birlikte istemeleri hariç. Nafakanın bitiş tarihi hüküm fıkrasında gösterilemez.
Tedbir nafakasından sonra boşanma davası açılır ise her iki dosya
birleştirilebilir. Ancak buna rağmen nafakanın bitiş tarihi gösterilemez.
Kocanın bakım borcu mutlak olduğu için işsiz olması nafakaya hükmedilmesine
engel değildir. (Çalışamayacak derecede Hasta ve sakat olması, askerlik görevini
yapıyor bulunması-hiçbir mal varlığı yok ise-,v.b. istisnalar hariç-ancak bu
istisnanın da istisnaları vardır. Bu istisnalar mutlak değildir. Önemli:Nafaka
şahsa bağlı bir haktır. Önceden vazgeçilmesi yani feragat edilmesi kesin hüküm
oluşturmaz ,sonradan ayrı bir dava ile yeniden istenebilir. Nafaka ölüm ile sona
erer. Mirasçılara geçmez. Kadının varlıklı yada maaşlı olması kocayı nafaka
borcundan kurtarmaz. Bu tür nafakalarında artırılması yada tenzili mümkündür.
Önemli:Koca yurt dışında çalışıyor ve maaşı da belli değil ise “Çalışma
bakanlığı Yurt dışı işçi Sorunları Genel Müdürlüğü” ne müzekkere yazılarak
ortalama maaş miktarı belirlenmelidir. Çocuklar için verilen tedbir nafakası
reşit olana kadar geçerlidir.
B)Boşanma Davası sırasında hükmedilecek olan Tedbir Nafakası:
Ayrılık ve Boşanma davası açıldığı takdirde Hakim MK.137 maddesinin amir hükmü
nedeniyle Re’sen (kendiliğinden) çocuklar ve eşin iaşesi,bakımı ve eğitimi için
maddi tedbirleri almak zorundadır. Tedbir nafakası Boşanma davası tarihinden
başlayıp hükmün kesinleştiği tarihe kadar geçerli olmak üzere hükmedilir. Tedbir
nafakası hem hüküm fıkrasında yazılmalı hem de birden fazla oturum var ise ara
kararında yazılmalıdır. Bu tür tedbir nafakasında da feragatin önemi yoktur. İlk
duruşma nafaka istemeyen eş ileri ki duruşmalarda isteyebilir. Doğmamış
nafakadan(haktan) feragat mümkün değildir. Önemli:İlk duruşmada hakim ara kararı
ile belli oranda tedbir nafakasına hükmederse ,bu nafaka nasıl tahsil edilir ?
Öncelikle nafakayı hak eden eş hemen ara kararının bulunduğu duruşma tutanağının
onaylı suretini alarak İcra müdürlüğüne başvurmalı ve Örnek 49′a göre ödeme emri
gönderilmelidir. Önemli:Hakim tensip zaptı ile birlikte tarafların ekonomik ve
sosyal durumlarını araştırmalıdır. Bu çok önemlidir. Bu araştırma formalite
gereği olmamalıdır. Mümkünse müzekkerede mal varlığına ve var ise maaşa ve yan
gelirlere ilişkin sorular ayrıntılı olmalıdır. Tedbir nafakasını boşanma davası
ile birlikte yada yargılamanın her aşamasında eş kendisi ve çocukları için
isteyebilir. ayrı yaşamakta haklı olduğunu ispat etmek zorunda değildir. Çünkü
boşanma davasının varlığı ayrı yaşamakta eşlerin haklı olduğunu gösterir.(MK:162/2)
Tedbir nafakasında da MK.4 maddesi göz önünde bulundurulmalıdır. Kanımca M.K.dan
doğan birçok davalarda en son çözüm hakim bu geniş takdir yetkisine dayanabilir.
Önemli:Hakim talep olmasa da mutlaka bu konuda bir karar vermek ve tedbir almak
zorundadır. Başvuru ve ilam harcı alınmaz. Çünkü fer’i nitelikte bir taleptir.
2-YOKSULLUK NAFAKASI
Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek eş, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla,
geçimi için diğer eşten mali gücü oranında süresiz nafaka isteyebilir. (YTMK
175. madde) YTMK’da kadın erkek eşitliği gereği, yoksulluk nafakasını kadın da
ödeyecektir. Eski Medeni Kanun’da kadının yoksulluk nafakası ödemesi için refah
halinde bulunması şartı aranıyordu. Eski kanuna göre, ancak, zengin kadın erkeğe
yoksulluk nafakası verirdi. Yeni kanunda bu koşul kaldırıldı. Yoksulluk nafakası
ödemede kadın-erkek koşulları eşit kabul edildi. Süresiz olarak ödenmesine karar
verilen yoksulluk nafakası; taraflardan birinin evlenmesi ya da taraflardan
birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar. Veya, nafaka alacaklısının;
1) Yoksulluğunun ortadan kalkması (işe girmesi, miras kalması gibi)
2) Evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması
3) Haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır.
Şartları:
1-Kesinleşmiş bir boşanma kararı olmalıdır.
2- Mutlaka açık bir talep olması gerekir. Yazılı yada Tutanağa geçirilmek şartı
ile sözlü olabilir. Eşlerin her ikisi de isteyebilir.
3-Nafaka isteyen eşin kusurunun diğer eşten fazla olmaması gerekir. Yani asli
kusurlu olmamalıdır. Eşit kusur halinde de nafakaya hükmedilebilir.
4-Boşanma sonucu eşin yoksulluğa düşmesi gerekir, Hakim tarafından
araştırılmalıdır. Yoksulluk nafakası süresiz olarak hükmedilmelidir. “Bir yıl, 5
yıl yada 10 ay süre ile” gibi süre konulamaz. Nafaka talebi ,boşanma ile
birlikte istenilmiş ise ayrıca nisbi ve başvuru harcı alınamaz Önemli:Kadının
sakat olmaması,eğitim düzeyinin iyi olması ve ileride muhtemelen babasından
dolayı maaşa bağlanması yada bir işe-memuriyete girmesi söz konusu ise bu durum
doğmamış ve muhtemel bir alacak olduğu için bu savunmaya değer verilemez. Ancak
bu olasılık gerçekleşmiş ise o zaman yeniden talep değerlendirilir.
Önemli:Başkası ile gayri meşru hayat yaşayan ( örneğin imam nikahlı evlilikler)
eşin nafaka isteme hakkı ortadan kalkar. YTMK’nın getirdiği bir başka yenilik
de, nafaka alacaklısının her yıl artırım davası açma konusundadır. Eski Medeni
Kanun’da nafaka alacaklısı her yıl artırım davası açmak zorundaydı. Bu durum
mali durumu iyi olmayan, maddi sıkıntı içinde olan nafaka alacaklısı için bir
külfetti. YTMK’nın 176. maddesine 5. fıkra eklenerek her yıl nafaka artırım
davası açma mecburiyeti ortadan kaldırılmıştır. Tarafların istemi halinde,
nafakanın gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne
miktarda ödenebileceğini hakim karara bağlayabilir. Taraflar isterlerse, hakim
gelecek yıllarda TEFE, TÜFE, DİE veya döviz artış oranına göre artırılmasına
önceden karar verebilecektir. Böyle bir karar alan nafaka alacaklısı, her yıl
avukat ücreti veya mahkeme masrafı ödemekten kurtulacaktır. Yoksulluk nafakasına
karar vermeden önce -edinilmiş mallara katılma rejimi gereği- eşe düşecek artık
değer payının hesaplanması gerekmektedir. Örnek: Ayşe ile Ferit 10 yıldır
evliler. Boşanıyorlar. Ayşe bankada müdür olarak çalışmaktadır. Ferit
çalışamıyor. Ayşe geçimini ancak karşılamaktadır, lüks ve refah içinde değildir.
Ferit yoksulluk nafakası isterse, YTMK’ya göre Ayşe yoksulluk nafakası
ödeyecektir.
3-İŞTİRAK NAFAKASI
Çocukların geleceğinin korunması , eğitimi-terbiyesi ,iaşesi için, boşanma
kararından sonra velayeti kendisine verilmemiş olan eşin (karı-koca) çocukları
için vermesi gerekli olan bir nafaka çeşididir. İştirak nafakasının başlangıcı
boşanma kararının kesinleşme tarihidir.Bitiş tarihi ise çocuğun reşit olduğu
tarihtir. Hakim Resen (kendiliğinden) göz önüne almalıdır ve her bir çocuk için
ayrı ayrı ve her çocuğun konumu yine ayrı ayrı değerlendirilerek uygun bir
nafakaya karar vermelidir. Çocuğun varlıklı olması anne-babasının bu nafakadan
kurtarmaz. Sadece miktarı üzerin de etkisi olabilir. Boşanma kararı ile iştirak
nafakasına karar verilmemiş ise daha sonra dava açılabilir. Reşit çocuk için
iştirak nafakasına hükmolunamaz. Velayet hakkının nez’i halinde iştirak nafakası
istenemez. . Nafaka davaları nerede açılacak? Boşanma davası açılmış, karar
kesinleşmiş ve aradan seneler geçmiş yeniden nafaka veya nafaka artırım davası
açılacak. Bu yeni dava nerede açılacak? YTMK’ya (177. Madde) göre, boşanma
kararından sonra açılacak nafaka davası, nafaka alacaklısının oturduğu yerdeki
mahkemedir. (Yasal yerleşim yerindeki mahkeme.) Bu durumda zor şartlarda
yaşadığı kabul edilen nafaka alacaklısının diğer tarafın bulunduğu şehre giderek
dava açmak için masraf yapması önlenmiş olmaktadır. Bu kolaylık, YTMK’nın
getirdiği bir yeniliktir. Dava zamanaşımı Evliliğin boşanmayla sona ermesi
halinde, boşanmaya bağlı olarak açılacak maddi ve manevi tazminat ve yoksulluk
nafakası davaları, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren bir yıl içinde
açılmalıdır. Eski Medeni Kanun’da bu süre 10 yıldı. YTMK (178. madde) boşanma
ile ayrılan eşler arasında açılacak davaların uzun zaman devam etmesini
istememiş ve bir yıllık süre sınırı getirmiştir. Örnek: Aylin ile Şefik beş
yıldır evliler. Aylin ani bir kararla boşanma davası açar. Boşanır. Yoksulluk
nafakası istemeyi unutmuştur. Aylin boşanmadan sonra büyük bir maddi sıkıntıya
düşer. Geçinmede zorluk yaşar. Boşandığı kocasına yoksulluk nafakası açar.
Hakim, boşanma dosyasını inceler. Boşanma kararı dokuz ay önce kesinleşmiştir.
Henüz bir yıl geçmediğinden, Aylin’in yoksulluk nafakası istemi incelenecek ve
karara bağlanacaktır. Boşanmadan sonra açılacak her türlü maddi, manevi ve
yoksulluk nafakası isteme süresi boşanma kararının kesinleşmesinden sonra
YTMK’ya göre bir yıldır.